temizlenmek

temizlenmek
"1. to be cleaned. 2. (for water, air, etc.) to be purified. 3. (for fish, game, etc.) to be cleaned, gutted, or dressed. 4. colloq. to be finished. 5. colloq. to be gotten rid of, be eliminated. 6. colloq. (for food) to be eaten up, be polished off, be put away. 7. slang to be robbed, be cleaned out. 8. slang to be killed, be bumped off, be put away. 9. to clean oneself; to clean oneself up. 10. (for a woman´s menstrual period) to come to an end."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • temizlenmek — nsz 1) Temiz duruma gelmek, arınmak, paklanmak 2) Sakıncalı bir durum, iş düzelmek, bitmek Bu iş temizlenmeden yüz yüze nasıl gelebiliriz, diyordu. 3) Kadınlarda aybaşı durumu sona ermek 4) argo Ortadan kaldırılmak, öldürülmek Sokak köpekleri… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • namusu temizlenmek — bir işin içinden kendi saygınlığını yitirmeden çıkmak Öyleyse evvela, senin istediğin dava görülmüş olur. Yani hırsız olmadığın meydana çıkar. Namusun temizlenmiş olur. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kanı temizlenmek — öldürülenin arkasından, öldüren kişi veya yakınlarından birini öldürerek öç almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • taharet almak — temizlenmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • arımak — temizlenmek, pakize olmak, hastalıkdan şifayab olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • arınmak — temizlenmek istemek ve yunmak; iyile şmek; ot tutunmak I, 12, 201 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • TATAHHUR — Temizlenmek. Pâklanmak. * Günah işlemekten teberri ve imtina eylemek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ağartılmak — nsz Temizlenmek, beyazlatılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aklanmak — nsz 1) Ak olmak, temizlenmek Bu çamaşır ne aklanır ne paklanır. 2) huk. Hakkında dava açılan sanık, yargılama sonunda suçsuz bulunmak, temize çıkmak, beraat etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • arınmak — nsz 1) Temizlenmek 2) Katışıksız, arı (I) duruma gelmek 3) mec. Rahatlamak Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fırçalanmak — nsz 1) Fırça ile ovulmak, düzgünleştirilip parlatmak veya temizlenmek Saçlar, sımsıkı taranmış, fırçalanmış, ensesinde bir topuz yapılmıştı. H. E. Adıvar 2) mec. Çok azarlanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”